Hareketli insanlara bayılıyorum. Bir şeyler üretmeye meraklı, çevreye duyarlı, dönüştüren, yeni şeyler çıkarmaya çalışan, çamurla, tahtayla, mozaikle, dikişle, örgüyle, camla, toprakla, yazıyla uğraşan insanlara farklı bir saygı duyuyorum. Daha önce de yazmıştım pinterest benim için yıllardır aradığım cevher oldu. Farklı malzemelerle değişik, yeni şeyler üretmeye çalışıyorum ve çok mutlu oluyorum.
Herkes keyif alacak diye bir şey yok, bu tür faaliyetler kimisine zor ya da sıkıcı gelebilir ancak üretmek aslında çok kolay. Herkesin kolaylıkla başa çıkabileceği, zamanınızı, enerjinizi almayacak üretim yöntemleri de var.
Biz geçen yıl denemeler yaptık, bu yıl resmen başladık. Yediğimiz meyvelerin, biberlerin, domateslerin çekirdeklerini kurutup biriktiriyoruz. Patatesler, soğanlar, kestaneler filizlenmişse hemen ilgiyle değerlendiriyoruz. Mini kaplara ekip, güneş gören bir yere dizip, suluyor ve büyümelerini bekliyoruz.
Geçtiğimiz yıl bir kovada tatlı patates yetiştirip afiyetle yedik. Limon çekirdeklerini ekmiştik, 2 tanesi filizlendi ve yukarıda gördüğünüz fotoğraf pozunu verdiler, gözümüz gibi bakıyoruz, günbegün güçlenmesini izlemek büyük keyif. Hurma yemiş ekmiştik 4 tanesi büyüyor, nasıl, ne kadar büyüyecek bilemiyorum ama elimizden geldiğince destek oluyoruz. Avokadomuzun boyu Lulumu geçti. Eskiden fasulye filizlendirirken aldığımız tadı şimdi kızlara da kat kat yaşatmak istiyorum.
Nar, incir, şeftali, elma, armut, avokado ne bulursak ekiyoruz evde mini kaplara, ortalama 10 çekirdekten 1-2 adedi canlanıyor, hayat buluyor. Eminim biz bu işte ustalaştıkça bereketi artacak. Sonrasında da kimisini evde kimisini köyde, kimisini gerilla taktiği ile park kenarlarında büyütmeye çalışacağız.
Kavun, karpuz, balkabağı çekirdeklerini biriktirip bahçeli bir yaşama geçeceğimiz günler için saklıyoruz. Onlar çok yer kaplıyor evde üretmenin yolunu bulamadık henüz.
Konu çok basit aslında: “Ya yersiniz-çöpe atarsınız, ya yersiniz-ekersiniz”. Çöpe atmak bir süre sonra insana hüzün veriyor, acı geliyor.
Bu işe bulaştığınızda balkon bahçeciliği, çöpten verimli toprak üretimi için kompost, doğru tohum kullanma gibi konular başlıyor. Onları da ilerletince yazarım, biz daha yeni sayılırız. Yaşasın, öğrenecek ne çok şey var şu hayatta 🙂
Artık yazımı sonlandırıyorum, Lulumun doğum günü bugün, kutlama yapacağız ve şerefine, geçtiğimiz ay İtalya‘da bayılarak yediğimiz ve çekirdeklerini biriktirdiğimiz, -internette adını “çörek” şeftali diye bulduğum- beyaz etli, tepesinden basılmış yassı şeftalilerden filizlendirmeyi deneyeceğiz bu ay. Bir de şu aşağıda yeni filizlenen tatlı patatesimizi ekip çoğaltacağız 🙂
dişinle kırma yavrum 
O yassı şeftalilerin hastasıyım!
Evet ya harikalar, filizlendirme için toprak ve su ile minik bir poşete koyduk buzdolabında bekleyecekmiş bir kaç ay, umarım tutar çok minik ve kuruydu çekirdeklerin içi…
Yazarsın artık sonuçları 😉
Doğada yeşili çok seviyorum ama evi yeşillendirme konusunda pek başarılı olamıyorum ben maalesef 😦 Oysa annem ve kardeşimin ektiği her şey tutar ve alıp yürür. Bu da büyük bir marifet işte, tebrikler.
Teşekkürler, doğrusu biz de yeni başladık sayılır, ele geçen her çekirdeği kullanınca bir kısmı cevap veriyor 🙂